28 Mayıs 2010 Cuma

YEŞİL ÇAY


Geçenlerde Gölcük'te arkadaşlarla gittiğimiz bir kafede yeşil çay siparişi verdim ve önüme gelen sunum oldukça hoşuma gitti. Ne yalan söyleyeyim önce düşünmedim değil acaba ben mi ilk defa böyle bir servis görüyorum diye ama diğer arkadaşların da ilgisini çekince bir iki poz çekip sizlerle de paylaşmak istedim. Oldukça yakışıklı çıkmış değil mi ? :)

Fincanın sapından tutup çayı yudumlamak zevkliydi. İçine konulan aparat da çok hoşuma gitti, görürsem evde kullanmak için de almayı düşünüyorum. Genellikle bitki çaylarını, fincanın içine sallama poşetle getirirler. Bu aparatın içerisinde ise gerçek yeşil çay yaprakları vardı. Bir kez daha anladım ki, birisine ikram ettiğiniz her neyse, yiyecek içecek farketmez, kendisi kadar sunumu da çok önemliymiş.

İki sene öncesine kadar yeşil çay içme alışkanlığım yoktu. Şimdilerde ise severek içiyorum. Küçük bir araştırma yaptım da aşırıya kaçılmadıkça faydalı bir içecek. Özellikle hazmı kolaylaştırdığını söylüyorlar. Yeşil çay ve faydaları hakkında diğer bilgiler ise şöyle;

Dünya üzerinde üretilen çayın yüzde 25’i fermente edilmemiş yeşil çaydır. Siyah çay ile aynı bitkiden üretilir fakat gördüğü işlem çok farklıdır Yeşil çayın üretimi esnasında; çay toplandıktan hemen sonra kurutularak oksijenle tepkimeye girmesi önlenir. Oksidasyona uğramayan çay, bu şekilde yeşil olarak kalır.. Yeşil çay, siyah çaya göre daha fazla “antioksidan” ama daha az “kafein” içermektedir.Yeşil çay yaklaşık 5000 yıldır Çin’de, Japonya’da ve Hindistan’da tıbbi amaçlarla kullanılmıştır. Çin, toplamda üretilen yeşil çayın yarısından fazlasını üretmektedir. Japonya ve Endonezya ise 2. ve 3. sıradadırlar. Yeşil çay, genellikle uzak doğuda ve kuzey Avrupa ülkelerinde sıkça tüketilmektedir. Faydaları;
  • Migreni hafifletir
  • Ağız kokusunu giderir
  • Boğazımıza ferahlık hissi verir.
  • Zindelik verir.
  • Kan basıncını düzenler
  • Obezite ve damar hastalıklarında dengeli beslenme ve egzersizle birlikte uygulandığında çok faydalı sonuçlar vermektedir
  • Şeker hastalığını önlemede son derece faydalıdır.
  • Alzheimer hastalığına ve hafıza bozukluğuna faydası araştırılmaktadır.
  • Parkinson hastaları için muhakkak kullanılması gereken bir bitkidir.
  • Diş çürümesini engelleyicidir.
  • Böbrek taşlarının düşürülmesinde etkilidir.
  • Diyet yapanlar muhakkak kullanmalıdır.
  • Alerjilere iyi gelir.
  • İltihapları ve ödemleri engeller
Yeşil ve normal çay ile ilgili bir de şu bilgiye rastladım; Haddinden fazla içilecek olursa çarpıntı, göğüs anjini, sinir bozukluğu, baş ağrısı, sıkıntı, mide bulantısı, el titremesi ve uykusuzluğa sebep verir. Şişmanlar, kalp, sinir, mide ve karaciğer hastaları, romatizma ve nikristen şikayet edenler, böbreklerinde kum veya taş olanlar, kabızlık ve yüksek tansiyondan yakınanlar, üremi veya albüminüri olanlar, mümkün olduğu kadar az çay içmelidirler.

25 Mayıs 2010 Salı

TEREYAĞLI BULGUR PİLAVI


Bulgur pilavını normalde biberli ve bol domatesli yaparım. Teyzemde sadesini yedikten sonra değişiklik olsun diye ara ara ben de böyle yapıyorum. Belki yapanınız vardır ama denemeyenler için yayımlamak istedim. Özellikle et yemeklerinin yanında pirinç pilavından sıkılanlara tavsiyemdir.

MALZEMELER
2 su br. pilavlık bulgur
2 adet defne yaprağı
5 yemek kş. tereyağı
4 su br. kaynar su
Tuz

YAPILIŞI
Bulguru yıkayıp süzün. (1su br. bulguru ölçerken, bulguru bardaktan biraz aşağıya dökülecek kadar dolduruyorum.)
Tencerede tereyağını eritin. (Pilava tadını veren bol tereyağı olduğundan, miktarda değişiklik yapmamanızı öneririm.) Tereyağına bulgur ve tuzu ilave edip kavurun.
Kavrulan bulgurlarınızın üzerine su ve defne yapraklarını ilave edin. (Suyu ölçerken bardağı ağzına su ile kadar doldurmayın, 1 parmak aşağıda olsun.) Karıştırarak kısık ateşte pişirmeye bırakın.
Bulgur suyu çekip üzeri göz göz olduğunda ateşten alın ve bir peçete ile tencerenin ağzını örterek kapağını kapayıp dinlenmeye bırakın. 5-10  dakika dinlendirdikten sonra pilavımız servise hazırdır. AFİYET OLSUN :)

22 Mayıs 2010 Cumartesi

KO-MEK YUVACIK YEREL SERGİMİZ

Hoşbulduuuummm :) Bilmem eksikliğimi farkeden arkadaşlar var mı? Biraz sitem edeyim bari. Olmaz mı? Sümeyye soruyordu sık sık "Hadi Ümmü ne zaman tarif ekleyeceksin?" diye, bir de dün Cahide sormuş nerelerdesin diye, sağolun arkadaşlar. Şimdi "Senin tembelliğin, tarif eklemiyorsan biz ne yapalım? Unutturmasaydın kendini" derseniz de kızmam onda da haklısınız az buçuk :)

Efendim, ben bunca zamandır nerelerdeyim? 28 Nisan sonrası biraz tembellik yaptım, evet. Üzerine de yerel sergi telaşımız eklenince neredeyse bir ay olmuş yazmayalı. Daha önce bahsetmemiştim nerede çalıştığımdan. KO-MEK (Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Meslek ve Sanat Eğitim Kursları) Yuvacık Kurs Merkezi'nde idareci olarak çalışmaktayım. KO-MEK, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin, halkın sosyal ve mesleki gelişimi için verdiği en güzel hizmetlerden biri. Büyükşehir Belediye Başkanımız İbrahim Karaosmanoğlu'nun da dediği gibi bir insanlık mucizesi. Bilgisayardan İngilizceye, El Sanatlarından Kuaförlüğe, Gaz Altı Kaynakçılığına , tüm branşlarda ilkokul mezunundan üniversite mezununa kadar bireyleri bir arada toplayarak, gelişmelerine katkıda bulunan bir kurum KO-MEK. Bu eğitimler sayesinde 65 yaşındaki bir teyze evinin yakınındaki Aerobik kursuna gidebiliyor, maddi imkanları yeteri kadar olmayan bir babanın kızı ücretsiz İngilizce kurslarına gelerek, kendini geliştiriyor, bu sayede dışarıdan verdiği Lise sınavlarında başarılı oluyor. Gün geçtikçe güzelleşen ve gelişen Kocaeli gibi , Kocaeli halkı da gelişiyor, sosyalleşiyor. İşte tam burada Sayın Karaosmanoğlu'na teşekkür etmek gerek, çünkü Kocaeli en güzel çağını yaşıyor.

2009 Ekim ayında başladığımız eğitim dönemi sonunda ortaya çıkan güzellikleri paylaştığımız, her kurs merkezinin kendi yerinde kendi ürünlerini sergilediği yerel sergilerimiz Mayıs 14 itibariyle başladı. Haziran 16 da yerel sergilerimiz sona eriyor ve sonrasında tüm kurs merkezlerinin katılımıyla yaptığımız genel sergimizle sezonu kapatıyoruz. 2 senedir Kocaeli Fuarı'nda gerçekleşen genel sergimiz bu sene de aynı yerde, Güneş Sahnesi'nde 18 Haziran 'da açılıyor. Şimdiden hepiniz davetlisiniz.

Bu sene Yuvacık yerel sergimiz 17 Mayıs'ta açıldı. Ziyaret edenler daha önce de sergilerimizi gezenler, bu sene bir başka güzel olduğunu söylüyorlar. Kursiyerlerimiz ve öğretmenlerimiz adına ben de tüm ziyaretçilerimize teşekkür ederim, emeklerimizin karşılığını aldık çok şükür.

Bugün bir de tarif eklemeyi düşünüyordum ama vazgeçtim. Şimdi sizleri sergi fotoğraflarımızla başbaşa bırakıyorum. Güzelliklerle kalın..... :)