30 Kasım 2010 Salı

MİLFÖYLÜ YUFKALI BÖREK


Hem kolay, hem pratik, bir o kadar da lezzetli bir börek. Tarifini Mefruşat hocamız Gonca Hanım'dan aldım. O hafta sonu hemen yaptım ve inanır mısınız neredeyse bir tepsiyi eşimle birlikte bitirecektik. Maşallah bize. Artık keramet börekte mi yoksa bizde miii bilinmez :)

MALZEMELER
8 yaprak milföy hamuru
3 yaprak yufka
2 şişe sade soda
1 su br. süt
1 yumurta sarısı
Tuz
100-150 gr kadar kaşar peyniri rendesi

YAPILIŞI
Milföy hamurunu buzluktan çıkartın. (Buzu iyice açılıp da kendini çok fazla salmamalı, yoksa açarken tezgah ya da merdaneye yapışabiliyor.) 4 adet milföyü büyük bir kare olacak şekilde yanyana koyup birleştirerek üzerine biraz un serpin. Tepsinizin büyüklüğüne  göre merdane ile açarak büyütün. Hamur dört kenarından da tepsinin altına göre 1 parmak kadar daha büyük olsun.(Ben borcam kare tepsi kullandım.) Tepsinin her yanını kağıt havlu yardımıyla yağladıktan sonra açtığınız milföy hamuru tepsiye serin.

Milföyün üzerine 1,5 yufkayı elinizle parçalayarak döşeyin. (Şekil 1) Üzerine peynir rendesini ve kalan 1,5 yufkayı da sırasıyla döşeyin.

Üzeri için kalan milföyleri de tepsinin altına serdiğimiz gibi hazırlayın ve yufkaların üzerine serin. (Bu hamur da tepsinin üzerinden biraz büyükçe olsun, artan kısımları tepsinin yan kenarlarından içeriye doğru indirin.) Bıçakla istediğiniz şekilde dilimleyin. (Şekil 2)

Soda, süt, yumurta sarısı ve tuzu ayrı bir kapta çırparak tepsinin üzerine gezdirin. 180 derece fırında üzeri kızarana kadar pişirin. Tercihen sıcakken servis yapın. AFİYET OLSUN :)

24 Kasım 2010 Çarşamba

ARMUTLU, BAYRAM VE GÜVEÇTE ET


Herkesin geçmiş bayramı mübarek olsun. Malum uzunca bir tatil olunca günleri dolu dolu geçirelim derken sizleri ihmal ettim :( Önceden kutlayamadım bayramınızı. Kusuruma bakmayın.

Tatil bir hayli yoğun geçti, evimde iki gün oturabildim. Bayramdan önceki hafta sonu Armutlu'ya gittik kayınvalidemlerin yanına. İki günde uzun zamandır yapmadığım tüm aktiviteleri yaptık ailecek. Bisiklete bindik, deniz kenarında yürüdük, havuz sefası ayrı. Hava da yazdan kalma olunca tüm kurtlarımızı Armutlu'ya döktük geldik :) Selim için de iyi oldu, çok eğlendi.





Aa ! Unutmadan Armutlu'ya giderseniz eğer zeytin reçeli ve acı soslu yeşil zeytin almadan sakın dönmeyin. Zeytin reçelini 3 sene öncesi İstanbul- Eminönü' de Yeni Cami altındaki zeytin ürünleri satan bir dükkanda görüp almıştım ilk kez, tavsiye ederim çok hafif ve hoş bir tadı var. Soslu yeşil zeytin ise acıyı sevenlere çok iyi gelecek :)

Bayram da aile ve akraba ziyaretleriyle geçti. Çok şükür yakınımızda akrabalarımız var da bayramda gerektiği gibi vazifelerimizi yerine getirebiliyoruz. Ben çok önem veriyorum bayram ziyaretlerine, zaten iş güç derken ihmal edip görüşemediğimiz akrabalarmızı, büyüklerimizi hiç değilse bayramda ziyaret etmeli, gönüllerini almalı değil mi?

Bayram öncesinde bayrama özel bir tarif ekleyemedim,sonrasında etli bir tarif ekleyeyim diye düşündüm. Bakın bakalım iyi düşünmüş müyüm?

MALZEMELER (4 kişilik)
4 adet güveç kase
200 gr. dana eti
1 çay kş.kekik
1 adet defne yaprağı (varsa)
Bir tutam nane ve fesleğen
1/2 çay kş. pul biber
Tuz, karabiber
1 adet söğüş doğranmış küçük soğan
2 diş rendelenmiş sarımsak
1 adet küçük küp küp doğranmış domates
1-2 adet sivri biber
Yarım su br.na yakın sıcak su
1/2 çorba kş. salça
Kaşar peyniri rendesi
YAPILIŞI
Teflon tencerede 2 çorba ks. sıvı yağı kızdırın, içine döner gibi ince ince doğradığınız etleri ve defne yaprağını atın, tencerenin kapağını kapatın. Orta ateşte etler suyunu salıp çekince tuz, kekik, pul biber, nane ve fesleğeni ekleyin.  Pişince ateşten alın.

Ayrı bir kapta  sıcak suyun içinde salçayı eritin. Soğan, sarımsak, domates, biber ve biraz karabiber, tuz da ilave ederek harmanlayın.

Eti güveç kaselere paylaştırın. Üzerlerine soğanlı karışımı ilave edin. Kaşar peyniri rendesini de en üste ekleyerek kaseleri fırın tepsisine alın, 190 derece fırında kaşar eriyip kızarna kadar pişirin. Sıcakken servis edin. AFİYET OLSUN :)

7 Kasım 2010 Pazar

MISIR UNLU TATLI

Mısır unlu tatlının tarifini teyzemden almıştım, belki de 10 sene olmuştur. Yiyenler revaniye benzetirler genelde, ama bence tadı revaniden çok farklı. Ağza alınınca dağılıveriyor hemen, bir dilim sonra bir dilim daha yemek istiyor insan. O kadar hafif yani :)

Şimdi ne alaka diyeceksiniz ama bir de maske yapıyorlarmış mısır unundan. İlgimi çekti belki işinize yarar sizlerle de paylaşayım da güzelleşelim hep beraber :)

GEREKLİ MALZEMELER :
* 2 çay kaşığı mısırunu,
* 1 tatlı kaşığı kil
*1 tatlı kaşığı domates suyu (Domates suyu yoksa, aynı miktarda yoğurt suyu,)
HAZIRLANIŞI VE KULLANIM ŞEKLİ : Bütün malzeleri karıştırıp, yüzünüze maske gibi uygulayın. 7 dak bekletip, ılık su ile yıkayın . (Dr Sevil Özkan)

Efendim bu reçete cildi derinlemesine temizliyormuş. Hiç denemedim ama kil ve domates suyu ile yapılan maskenin yağlı cildi temizlediğini duymuş ve lise yıllarımda uygulamıştım. Sanıyorum mısır unlusu da işe yarayacaktır.

Cildimizi temizledik, biraz da kaloriye ihtiyacımız var galiba :) O zaman geçelim tatlımızın tarifine,

MALZEMELER
3 yumurta
1 çay br. şeker
3 çay br. un
3 çay br. mısır unu
3 çay br. yoğurt
Yarım su br. sıvı yağ
2 paket vanilya
2 paket kabartma tozu

ŞERBET İÇİN
4 su br. şeker
4 su br. su
1 tatlı kş. limon suyu




YAPILIŞI
Önce şerbet malzemelerini (limon hariç) bir tencereye alın. Kaynamaya başlayınca limonunu ilave ederek  10 dk. daha kaynatın. Soğumaya bırakın.

Yumurta ve şekeri çırpın. Diğer malzemeleri de ekleyerek karıştırın.

Orta boy bir tepsiyi yağlayın. Tepsinin fazla yağlı olmamasına özen gösterin. Yoksa hamur iyi kabarmayabilir. (Ben yağı kağıt havlu ile sürmeyi tercih ediyorum.) Tatlı hamurunuzu tepsiye dökün, 180 derece fırında üzeri kızarıp içini çekene kadar pişirin. İçinin çekip çekmediğini orta yerine bir bıçak batırarak anlayabilirsiniz. Eğer bıçağa hamur yapışıp kalmıyorsa pişmiş demektir.

Fırından çıkardığnız sıcak tatlının üzerine soğuk şerbeti dökün. Dinlenmeye bırakın. AFİYET OLSUN :)